6.24.2015

0

İKBT #5 Zincirlenmiş Kalpler- Büşra Toraman










Sayfa Sayısı: 484
Tür: Fantastik
Yayınevi: Ephesus Yayınları

 Merhaba, bir turda daha birlikteyiz!

 Herkesin zamanı bol, Ramazan başladı başlayalı herkesin elinden kitap düşmüyor. Sürekli etkinlikler, kitap yorumları falan. Gördükçe üzülüyorum vallahi, ben YGS kursuna gidip gelirken, tempoya yavaştan girip bir yandan orucu götürmeye çalışırken kitaplar elimde sürünür hale geldi. Bu yüzden Zincirlenmiş Kalpleri okumak zamanımı aldı.

 Direkt olarak kitaba suç atmak istemiyorum, belirli bir tempodayken vakit bulsanız bile kitap okumak istemeyebiliyorsunuz. Şahsen ben bazen "Kaldırın onları sayfa bile görmek istemiyorum." moduna girebiliyorum. Neyse :D

 Kitabı yorumlamaya her zamanki gibi kapağı ile başlıyorum. Zincirlenmiş Kalpler ciltli bir kitap ve cilt üzerindeki baskı kapağı, kitabı almadan önce çok hoşuma gitmişti. Çok ayrı bir havası vardı bana göre. Kitabı okurken "Acaba ne kadar uygun?" diye sorguladım bir müddet ama buna rağmen gayet hoş bir kapak. Cilti çıkardığınızda altında kalan kalın kapak lacivert rengi, biraz daha açık gibi. O kadar hoş bir rengi var ki anlatamam. Bu görüntüye ba-yıl-dım!

 Büşra Toraman'ı Wattpad'te duymayan gerçekten çok az insan vardır. Fantastik türünde yazdığı birçok kitapla tanınsa da Amazon Serisi hiçbir sosyal platformda yayınlanmadı. O yüzden ne karakterlere ne de konuya aşinaydık.

 Kitap, seri isminden de anlaşılacağı üzere olay örgüsü bakımından amazonlarla alakalı. Amazon kültürünü daha modern bir hava içinde tanıyorsunuz, ama kendinizi en baştan amazon dünyasının içinde bulmuyorsunuz.

 Gregg isimli ajanımız bir üniversitede sırası üstüne işlenen cinayetleri araştırmak üzere o üniversiteye eğitim görevlisi olarak gönderiliyor. Katil arkasında hiçbir iz bırakmıyor, kameralarda görünmüyor. Favori türüm suç/ gerilim tarzı olduğundan kitaba başlar başlamaz içim kıpır kıpır oldu. "Nasıl çözümlenecek, burada bir ipucu var mı, kim bu katil?" gibi bir dolu soru kafamda beliriyordu. Ben kendimi öylesine kaptırmıştım ki, katil kitabın ortasında ortaya çıkıp olay bambaşka ve fantastik bir olaya bağlanınca kitabı bırakmak istedim. Sanki her şey çözümlenmiş ve bundan sonrası önemli değilmiş gibi hissettim ama asıl olay asıl o zaman başlıyordu.

 Sonra dedim ki "Cansu sen deli misin? Bu cinayet kitabı değil ki, kitabın suçu ne?" Ve işte bu gazla bıraktığım yerden devam ettim. Spoiler vermemek adına fazla konuşamıyorum ama cinayet sonrası olaylar bana göre biraz daha yavaş ilerledi. Kat edilen yollar, yeni insanlarla tanışmalar derken hafif bir içim geçer gibi oldu. En nihayetinde kitabı bitirdim ve "Burada bitirilir mi gerçekten?" dedim. En sonda yarım bir cümle olsa bile bu tepkiyi vermezdiniz.

 Kitap yabancı karakterlerle işlenmiş ancak yazar bir Türk. Genelde böyle durumlarda hemen "Bakalım diyaloglar ne kadar gerçekçi." diyorum. Diyaloglarda hiçbir sorun yoktu, hatta kitapta en çok hoşuma giden şeylerden birisi buydu. Yazarın dili de akıcı ve sadeydi. Zaten bu tür kitaplarda edebi bir anlatım olması beklenemez.

 Amazonları duymuştum ancak ne onlarla ilgili bir film izlemiş ne de kitap okumuştum. Kültürlendim :D

 Şuraya da karakter kartlarını bırakayım, kitabımızı biraz daha tanıyın. Daha sonra görüşürüz!







Kitaba puanım: B-

0 yorum:

Yorum Gönder